Metaverse Nedir? Son Periyotta her insanın Sorduğu Bu Soruya Yanıt Veriyoruz! Facebook’un Meta olarak bir daha markalaşarak “metaverse” üzerine odaklanmasının akabinde, Microsoft da bu alana gireceğini duyurdu. Meta, metaverse’ün nihayetinde eğitim, iş ve toplumsal bağlamlar içinde etkileşim kurmamıza müsaade vereceğini öne sürerken, Microsoft şimdilik bilhassa sanal ofis alanına odaklanıyor üzere görünüyor.
Metaverse’ün gerçekte ne olduğu ve sunulan vizyonun sahiden günlük hayatımızın ne kadar merkezinde yer alacağı ise şu sıralar en çok sorulan sorulardan biri.
Fikrin kendisi aslında yeni değil. Bilim kurgu muharriri Neal Stephenson, 1992’deki siberpunk (cyberpunk) romanı Snow Crash‘te avatarlar olarak temsil edilen insanların birbirleriyle ve yapay zeka ile etkileşime girebileceği bir üç boyutlu sanal dünya sunarak bu dünyayı “metaverse” terimi ile tanımlamıştı.
çabucak hemen var olmayan büyük bir gelecek vizyonunda olduğu üzere, biroldukca insan metaverse’e kendi tarifleriyle yaklaştı. Fikir sizin için yeniyse, bir metaverse’i (ya da meta evreni) oluşturacak üç ana başlık olduğunu bilmelisiniz. Bunlar:
Metaverse’ün iki kıymetli özelliği
Shutterstock
Kimi özelliklerin başkalarından daha cazibeli ve pratik olması olasıdır. Biroldukça oyuncu esasen çevrimiçi oyun oynamayı sevdiğinden ve birtakım oyunlar bir dereceye kadar aslına bakarsan metaverse ortasında yer aldığından dolayı oyun oynamak makul bir adım üzere görünebilir.
Diğerleriyle sosyalleşebilme yahut tanışabilme ve hakikaten onlarla bir arada olduğunuzu hissetme fikrinin de, bilhassa günümüzün salgın devrinde çok alımlı olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Meta’nın metaverse özellikleri hakkında çabucak hemen net bir fikrimiz yok. CEO Mark Zuckerberg, marka değişikliğini duyururken farklı olasılıklardan bahsetti. Gerçek bir görüşmede bir hologram olarak görünebilir yahut gerçek dünyanın üzerine bindirilmiş sanal bir satranç tahtasında dünyanın her yerinden biriyle satranç oynayabilirsiniz.
Gelecekteki internetin arayüzü olabilir mi?
Facebook’un metaverse vizyonu, aslında gelecekteki internet arayüzümüz olmayı hedefliyor. Fakat gelecekte tüm internet hizmetlerine 3 boyutlu sanal dünyalar ve sanal gerçeklik kulaklıkları üzerinden erişip erişemeyeceğimiz çabucak hemen belirli değil.
Oculus’u satın alan Facebook da dahil olmak üzere, son senelerda biroldukça büyük şirketin onları piyasaya sürme teşebbüslerine karşın, sanal gerçeklik başlıkları hala biraz niş bir teknoloji üzere görünüyor.
Stephenson’ın metaverse’e ait yepyeni vizyonuna geri dönersek… Çok heyecan vericiydi, fakat bununla birlikte bağımlılıktan suçluluğa ve demokratik kurumların erozyonuna kadar hem çevrimiçi birebir vakitte gerçek dünyadaki ziyanlar için olasılıklarla doluydu. Enteresan bir biçimde, Stephenson’ın metaverse’ü sıklıkla büyük şirketlere aitti ve hükümetler büyük ölçüde kıymetsiz uzantılar olarak görülüyordu.
Dünyanın dört bir yanındaki büyük teknoloji devleri ve hükümetler içindeki saklılık, konuşma özgürlüğü ve çevrimiçi ziyanlar üstündeki mevcut tansiyonlar göz önüne alındığında, ne çeşit bir meta data oluşturmak istediğimizi ve onu kimin yaratacağını, sahipleneceğini ve düzenleyeceğini önemli olarak düşünmemizde fayda var.
Metaverse’ün gerçekte ne olduğu ve sunulan vizyonun sahiden günlük hayatımızın ne kadar merkezinde yer alacağı ise şu sıralar en çok sorulan sorulardan biri.
Fikrin kendisi aslında yeni değil. Bilim kurgu muharriri Neal Stephenson, 1992’deki siberpunk (cyberpunk) romanı Snow Crash‘te avatarlar olarak temsil edilen insanların birbirleriyle ve yapay zeka ile etkileşime girebileceği bir üç boyutlu sanal dünya sunarak bu dünyayı “metaverse” terimi ile tanımlamıştı.
çabucak hemen var olmayan büyük bir gelecek vizyonunda olduğu üzere, biroldukca insan metaverse’e kendi tarifleriyle yaklaştı. Fikir sizin için yeniyse, bir metaverse’i (ya da meta evreni) oluşturacak üç ana başlık olduğunu bilmelisiniz. Bunlar:
- Sanal bir dünya: Bunun metaverse’ün en kıymetli özelliği olduğunu söyleyebiliriz. Bir bilgisayar, oyun konsolu, taşınabilir, giyilebilir teknoloji yahut öteki bir aygıt kullanarak, yol boyunca üç boyutlu grafikler ve ses deneyimleyerek keşfedebilirsiniz. Buradaki fikir, bunun sizi metaverse’de daha fazla mevcut hissetmenizi ve muhtemelen günlük dünyada (bedeninizin kaldığı yerde) daha az mevcut hissetmenizi sağlamasıdır.
- Sanal gerçeklik: Bunun için bir sanal gerçeklik başlığına gereksiniminiz var. Buradaki gayenin, sanal dünyaya dalarak kendinizi daha da “içeride” hissetmeniz olduğu söylenebilir.
- Başka beşerler: Metaverse toplumsaldır. Orada avatar olarak temsil edilen biroldukca insan bulunacak. Bu avatarlardan kimileri robotlar, sanal casuslar ve yapay zeka varlıkları olabilir. Öbür beşerlerle buluşabilir, hatta birlikte bir şeyler yapabilirsiniz. Toplumsal bir ağ olarak geçmişi göz önüne alındığında, toplumsal istikametin Facebook’un metaverse’ünde merkezi olması olasıdır.
Metaverse’ün iki kıymetli özelliği
- Kalıcılık: Bu, sanal dünyanın ziyaret etmek istediğiniz her an kullanılabilir olduğu manasına gelir. Yeni sanal binalar yahut diğer objeler ekleyerek değiştirilebilir ve daha da değerlisi, değişiklikler bir daha sonraki ziyaretinizde yerinde kalır. Yerleşebilir ve bu dünyanın bir kısmına sahip olabilirsiniz. Metaverse, bugün toplumsal medyanın yaptığı üzere, kullanıcı tarafınca oluşturulan içerikleri (dijital yaratımlarınız ve şahsi hikayeleriniz) temel alacaktır.
- Gerçek dünyayla ilişki: Metaverse’ün kimi vizyonlarında, sanal dünyadaki sanal şeyler aslında gerçek dünyadaki gerçek şeyleri temsil eder. Örneğin, gerçek dünyada gerçek bir drone’u yönlendirmek için metaverse’de sanal bir drone uçurabilirsiniz. Beşerler gerçek ve sanal olandan “dijital ikizler” olarak bahseder.
Shutterstock
Kimi özelliklerin başkalarından daha cazibeli ve pratik olması olasıdır. Biroldukça oyuncu esasen çevrimiçi oyun oynamayı sevdiğinden ve birtakım oyunlar bir dereceye kadar aslına bakarsan metaverse ortasında yer aldığından dolayı oyun oynamak makul bir adım üzere görünebilir.
Diğerleriyle sosyalleşebilme yahut tanışabilme ve hakikaten onlarla bir arada olduğunuzu hissetme fikrinin de, bilhassa günümüzün salgın devrinde çok alımlı olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Meta’nın metaverse özellikleri hakkında çabucak hemen net bir fikrimiz yok. CEO Mark Zuckerberg, marka değişikliğini duyururken farklı olasılıklardan bahsetti. Gerçek bir görüşmede bir hologram olarak görünebilir yahut gerçek dünyanın üzerine bindirilmiş sanal bir satranç tahtasında dünyanın her yerinden biriyle satranç oynayabilirsiniz.
Gelecekteki internetin arayüzü olabilir mi?
Facebook’un metaverse vizyonu, aslında gelecekteki internet arayüzümüz olmayı hedefliyor. Fakat gelecekte tüm internet hizmetlerine 3 boyutlu sanal dünyalar ve sanal gerçeklik kulaklıkları üzerinden erişip erişemeyeceğimiz çabucak hemen belirli değil.
Oculus’u satın alan Facebook da dahil olmak üzere, son senelerda biroldukça büyük şirketin onları piyasaya sürme teşebbüslerine karşın, sanal gerçeklik başlıkları hala biraz niş bir teknoloji üzere görünüyor.
Stephenson’ın metaverse’e ait yepyeni vizyonuna geri dönersek… Çok heyecan vericiydi, fakat bununla birlikte bağımlılıktan suçluluğa ve demokratik kurumların erozyonuna kadar hem çevrimiçi birebir vakitte gerçek dünyadaki ziyanlar için olasılıklarla doluydu. Enteresan bir biçimde, Stephenson’ın metaverse’ü sıklıkla büyük şirketlere aitti ve hükümetler büyük ölçüde kıymetsiz uzantılar olarak görülüyordu.
Dünyanın dört bir yanındaki büyük teknoloji devleri ve hükümetler içindeki saklılık, konuşma özgürlüğü ve çevrimiçi ziyanlar üstündeki mevcut tansiyonlar göz önüne alındığında, ne çeşit bir meta data oluşturmak istediğimizi ve onu kimin yaratacağını, sahipleneceğini ve düzenleyeceğini önemli olarak düşünmemizde fayda var.