Moise suikastında yeni gelişme! Başsavcıyı bakılırsavden aldı Bölge basınında çıkan habere bakılırsa, Port-au-Prince Başsavcısı Bedford Claude, Devlet Lideri Jovenel Moise’yi öldürmekle suçlanmasını istediği Haiti Başbakanı Ariel Henry tarafınca nazaranvinden azledildi.
Henry, bahse ait açıklamasında, başsavcı Claude’un idari olarak önemli bir kabahat işlediğini savunarak, başsavcılık nazaranvinden alındığını kendisine mektupla bildirdiğini aktardı.
NE OLMUŞTU?
Haiti’nin başşehri Port-au-Prince’ın başsavcısı, yargıçtan, Moise’ye yönelik suikastla ilgili olarak Başbakan Henry’yi suçlamasını talep etmişti.
Claude, yetkililere, cumhurbaşkanını öldürmekle suçlanmasını istediği Başbakan Henry’nin, ülkeyi terk etmesini engellemeleri talimatı vermişti.
İDDİANAMEDEN
İddianamede, “Henry’yi kovuşturmaya ve direkt iddianamesini istemeye yetecek kadar uzlaşmacı öge var.” tabirine yer veren Claude, tıpkı gün Henry’den kendisiyle görüşmesini ve Moise suikastındaki kilit bir şüphelinin, cinayetten yalnızca birkaç saat daha sonra onu niye iki kere aradığını açıklamasını istemişti.
Claude, aramaların 7 Temmuz’da mahallî saatle 04.03 ile 04.20’de yapıldığını ve kanıtların, kuşkulu Joseph Badio’nun o sırada Moise’nin meskeninin yakınında olduğunu gösterdiğini belirtmişti.
İki sayfalık iddianamede Claude, aramaların toplam yedi dakika sürdüğünü ve o sırada Henry’nin, Port-au-Prince’deki Hotel Montana’da olduğunu, ayrıyeten bir hükümet yetkilisinin, geçen ay Twitter paylaşımında, “Henry’nin kendisine Badio ile hiç konuşmadığını dediğini” aktarmıştı.
Ulusal Polis Müdürü Jorge Luis Vargas, 16 Temmuz’da yaptığı basın açıklamasında, Moise’nin öldürülme buyruğunu Badio’nun verdiğini söylemişti.
MOISE SUİKASTI
Haiti’nin 53 yaşındaki Cumhurbaşkanı Moise, 7 Temmuz’da, silahlı şahıslarca meskenine düzenlenen akında ömrünü kaybetmiş, eşi Martine Moise ise yaralanmıştı.
Durumu kritik olan Martine Moise, ambulans uçakla ABD’nin Miami kentindeki Baptist Hastanesine gdolayılmüştü.
Martine Moise, tedavisinin akabinde 18 Temmuz’da ülkesine dönmüştü.
Moise’nin uğradığı suikast kararı hayatını yitirmesinin akabinde süreksiz Başbakan Claude Joseph, ülkede “acil durum” ilan etmişti.
Ulusal Polis Müdürü Leon Charles, suikastın 26 Kolombiyalı ve 2 Haiti asıllı ABD vatandaşının ortasında olduğu komando birliğince düzenlendiğini söylemişti.
Suikasta ait 40 kuşkulu gözaltına alınmıştı.
Moise’yi öldüren paralı askerlerin, “DEA (ABD Uyuşturucuyla Uğraş Dairesi) operasyonu” biçiminde bağırdığının ortaya çıkmasının akabinde Haiti kamuoyunda, suikastta ABD’nin parmağı olduğu tarafındaki kuşkular artmıştı.
Henry, bahse ait açıklamasında, başsavcı Claude’un idari olarak önemli bir kabahat işlediğini savunarak, başsavcılık nazaranvinden alındığını kendisine mektupla bildirdiğini aktardı.
NE OLMUŞTU?
Haiti’nin başşehri Port-au-Prince’ın başsavcısı, yargıçtan, Moise’ye yönelik suikastla ilgili olarak Başbakan Henry’yi suçlamasını talep etmişti.
Claude, yetkililere, cumhurbaşkanını öldürmekle suçlanmasını istediği Başbakan Henry’nin, ülkeyi terk etmesini engellemeleri talimatı vermişti.
İDDİANAMEDEN
İddianamede, “Henry’yi kovuşturmaya ve direkt iddianamesini istemeye yetecek kadar uzlaşmacı öge var.” tabirine yer veren Claude, tıpkı gün Henry’den kendisiyle görüşmesini ve Moise suikastındaki kilit bir şüphelinin, cinayetten yalnızca birkaç saat daha sonra onu niye iki kere aradığını açıklamasını istemişti.
Claude, aramaların 7 Temmuz’da mahallî saatle 04.03 ile 04.20’de yapıldığını ve kanıtların, kuşkulu Joseph Badio’nun o sırada Moise’nin meskeninin yakınında olduğunu gösterdiğini belirtmişti.
İki sayfalık iddianamede Claude, aramaların toplam yedi dakika sürdüğünü ve o sırada Henry’nin, Port-au-Prince’deki Hotel Montana’da olduğunu, ayrıyeten bir hükümet yetkilisinin, geçen ay Twitter paylaşımında, “Henry’nin kendisine Badio ile hiç konuşmadığını dediğini” aktarmıştı.
Ulusal Polis Müdürü Jorge Luis Vargas, 16 Temmuz’da yaptığı basın açıklamasında, Moise’nin öldürülme buyruğunu Badio’nun verdiğini söylemişti.
MOISE SUİKASTI
Haiti’nin 53 yaşındaki Cumhurbaşkanı Moise, 7 Temmuz’da, silahlı şahıslarca meskenine düzenlenen akında ömrünü kaybetmiş, eşi Martine Moise ise yaralanmıştı.
Durumu kritik olan Martine Moise, ambulans uçakla ABD’nin Miami kentindeki Baptist Hastanesine gdolayılmüştü.
Martine Moise, tedavisinin akabinde 18 Temmuz’da ülkesine dönmüştü.
Moise’nin uğradığı suikast kararı hayatını yitirmesinin akabinde süreksiz Başbakan Claude Joseph, ülkede “acil durum” ilan etmişti.
Ulusal Polis Müdürü Leon Charles, suikastın 26 Kolombiyalı ve 2 Haiti asıllı ABD vatandaşının ortasında olduğu komando birliğince düzenlendiğini söylemişti.
Suikasta ait 40 kuşkulu gözaltına alınmıştı.
Moise’yi öldüren paralı askerlerin, “DEA (ABD Uyuşturucuyla Uğraş Dairesi) operasyonu” biçiminde bağırdığının ortaya çıkmasının akabinde Haiti kamuoyunda, suikastta ABD’nin parmağı olduğu tarafındaki kuşkular artmıştı.